
Çocuk Kitaplar (8-12 yaş) • Roman • 100 sayfa
Önerilen sınıflar: 4. Sınıf • 5. Sınıf • 6. Sınıf
DOĞA ve EVREN • DUYGULAR • SAĞLIK • SOSYAL İLİŞKİLER
dede-torun • köy yaşamı • arkadaşlık • doğa • ebeveyn kaybı • nesillerarası iletişim • engelli yaşamı • anılar • göçmen kuşlar • hayal gücü
Kitap Hakkında
Akasyalı Meydanın Çocukları’yla sevilen eğitimci yazar Hatice Demir, dil ustalığını şiirsel bir kısa romanla sergiliyor. Turnaların mesken tuttuğu bir gölün yakınlarındaki köyde, geçmişle bugünü ahenkle harmanlıyor, yitirilenler üzerine düşündürüyor. İçten anlatımıyla kimseyi geride bırakmadan büyümenin sıkıntılarını, küskünlükleri, özlemleri gidermek için dümeni sevgiye ve umuda kırıyor. Doğanın seslerine kulak veren, yaşamın güvenilir döngüsüne göz kırpan bir hikâye anlatıyor.
Güneş’in köyde geçen tatilleri farklılaşmıştır. Biricik dedesi, oyun arkadaşı Kâmil Efe’nin beklenmedik şekilde değişen hayatı ve Umut’un küskünlüğü onu altüst eder. Neyse ki, yakınlardaki gölün eşsiz doğasının sundukları, arkadaşları ve Gün adlı turnası yanındadır. Mantar toplayıp yumurta aradığı orman, altında piknik yaptıkları söğüdün gölgesi, anneannesinin nohut mayalı ekmeği, acı tatlı çocukluk anılarıyla mutlu olsa da, gerçeklerle yüzleşmekten kaçamayacaktır…
- Romanın başındaki giriş bölümü hangi duyguları aktarıyor? Romanla ilgili nasıl bir vaatte bulunuyor?
- Okur, Güneş’in dedesi Kâmil Efe’ye ilişkin neler öğreniyor? Dede-torun ilişkisinde en dikkat çekici yönler neler? Kâmil Efe’nin köyde nasıl bir yeri var?
- Umut’un hikâyesi ne? Güneş ve ailesinin Umut’la nasıl bir geçmişi, ne gibi bağları olduğu anlaşılıyor?
- Melike, Esin ve Hakan’ın kişilik özellikleri neler; arkadaş grubunda hangi rolleri üstleniyorlar? Sadece yazları köyde görüşüyor olmaları, arkadaşlıklarının yeterince içten olmadığı anlamına gelir mi?
- Yazar, turna kuşu Gün’ü hikâyede nasıl kullanmış; kuş olmanın ötesinde anlamı ne? Güneş’le ve Kâmil Efe’yle kurduğu ilişki romana neler katıyor? Romanın bütününe bakıldığında Gün’ün, Güneş’in iç sesi olduğu anlar hangileri?
- Yazar, ağaç, kuş, göl gibi doğa unsurlarını nasıl kullanıyor? Olaylara fon olarak özellikle söğüt ya da portakal ağaçlarını seçmesinin simgesel değeri olabilir mi?
- Dedesi, arkadaşları ve çevreyle kurduğu ilişkiye bakarak Güneş hakkında neler söylenebilir? Kişiliğinin en belirgin özellikleri neler?
- Eksikliğini hissettiği halde Güneş’in Umut’u aramaması, ikisi de kentteyken bile ona ulaşmaya çalışmaması doğru bir tutum mu? Umut’un dedesinin sakatlığından kendisini sorumlu tutması konusunu konuşmaları gerekmiyor mu? Güneş bilinçaltında bu kaza için Umut’u suçluyor olabilir mi?
- Dedesiyle birlikte Gün’ün de gitmesinin özel bir anlamı var mı? Bu olayların arasında nasıl simgesel bağlantılar kurulabilir?
- Kâmil Efe’nin hayata söğüdün altında veda etmesinin özel bir anlamı olabilir mi? Güneş sevgili dedesini kaybettiği halde nasıl oluyor da roman umutlu bitiyor?
- Hayatta, kaybetmek ve kazanmak deyince aklınıza ne tür durumlar geliyor? Bu kavramların hayattaki birlikteliğine dair hangi örnekleri verebilirsiniz? Sizce kaybetmeyen insan olur mu? Okur bu ikilem için romandan nasıl sonuçlar çıkarıyor?
- Yazarın üslubunda ve anlatım dilinde dikkatinizi çekenler neler? Örneğin bazı sayfalarda, “bu adım… bu adım… bu adım…” kalıpları kullanılmış. Bu kalıp anlatıma neler kazandırıyor?
- Bu hikâyeye hâkim olan ana duygu acı mı, hüzün mü, sevgi mi, umut mu; hangisi? Romanı betimleyen tek cümlelik slogan ne olabilir?
Yaratıcı Etkinlikler
- Albüm: Sınıfça turnagilleri ve Türkiye’de bulunan türlerini araştırın. Nerelerde yaşadıklarını, simgesel değerlerini, yaşam döngülerini ve koşullarını inceleyin. Bu romanda olduğu gibi resim, müzik, edebiyat, hatta dans gibi sanat dallarında nasıl yer aldıklarını eserler üzerinden açıklayın. Bulgularınızı değişik türlerin görselleriyle, sanattaki yansımalarıyla birlikte fiziki ya da dijital bir albümde toplayın.
- Çalıştay: Güneş’in Gün’le kurduğu arkadaşlıktan yola çıkarak başta göçmen kuşlar olmak üzere dünyadaki ve ülkemizdeki koruma altına alınan hayvanlar konusunda kapsamlı bir araştırma yapın. Türlerin yok olma nedenlerini irdeleyin ve gruplar halinde çalışarak yok olmalarının önüne geçmek için yapılabilecekleri önerin. Bu konuda kısa ve uzun vadeli planlar hazırlayarak okulda bir farkındalık seferberliği başlatın. Bireylere düşen görevleri saptayın ve ilk adımları sınıfça atın. (Örnek: Turnaları koruma ve kitleleri bilinçlendirme amacıyla WWF-Türkiye’nin "Turnalar Hep Uçsun" projesini incelemek yararlı olacaktır.)
- El işi: Kâğıttan rengârenk turna kuşları yapın. İplerin ucuna takın ve sınıfın hatta koridorların uygun yerlerinde tavandan sarkıtın. Altından geçenlerin yarattığı hava hareketiyle uçuyor gibi görünsünler.
- Yarışma: Sınıfta bir öykü yarışması düzenleyin. Herkes, Kâmil Efe’nin, “Her şeyi kaybettiğimizi sandığımız zamanlarda, sahip olduğumuz şeyleri hatırlamak bir armağandır,” sözüyle başlayan ya da biten bir öykü yazsın. Öğretmenler ve başka sınıflardan öğrencilerden oluşan bir jüri belirleyin. Jüri öyküleri, konu, anlatım dili, özgünlük yönlerinden değerlendirsin. En yüksek puanları alan 4 öykünün yazarına sembolik armağanlar verilsin.
- Sosyal Sorumluluk Projesi: Romanda Güneş’in, dedesiyle ve anneannesiyle kurduğu sıcak ilişkiye tanık oluyoruz. Dedesi ve anneannesi böyle ilgili ve sevgi dolu bir toruna sahip oldukları için şanslılar. Oysa bu şansı bulamayan yaşlılar da var. Sınıftan gruplar halinde organize olarak her grubun il ya da ilçenizdeki bir yaşlılar evini ziyaret ederek oradakilerle ilgilenmesini sağlayın. Periyodik olarak düzenlenecek bu ziyaretlere veliler de katılabilir.
- Araştırma: Öğrenciler 4 kişilik gruplara ayrılsın. Her grup önce ülkedeki engellilerle ilgili sayısal verileri, en yaygın engelli olma nedenlerini ve engellilerin yaşam koşullarını inceleyerek raporlasın. İkinci aşamada ülkede engellilerin yaşamını kolaylaştırmak ve diğerleriyle eşit koşullarda yaşamalarını sağlamak üzere öneriler getirsin. Toplum engellileri nasıl algılıyor? Devletin ve yerel yönetimlerin mevcut yaklaşımları ne, nasıl olmalı? Hangi düzenlemeleri gerçekleştirmek, nelere dikkat etmek gerekir? Önerileri okul yönetimiyle ve yerel yönetimlerle paylaşın.
- Sunum: Sizce hikâyenin bitiminden 10 yıl sonra Güneş’in, ailesinin, diğer 4 arkadaşının, turnaların ve köyün yaşamında neler değişecek, göl ve çevresi nasıl görünecek? Öğrenciler 4 kişilik gruplar halinde çalışarak köyün, çevrenin ve kişilerin gelecekteki yaşamlarını hayal etsinler. Hayallerini yazı, resim, karikatürlerle görselleştirsinler. Sırayla sunumlar yaparak hayallerini nedenleriyle birlikte açıklasınlar.
- Resimleme: Romanda göl ve çevresi şiirsel bir dille betimleniyor. Anlatılan göl ve çevresini büyük bir pano ortaya çıkacak biçimde sınıfça birlikte çalışarak resimleyin. Herkes resme ağaç, çiçek, serçe, turna, ot, balık, sepet, balıkçı, piknikçiler, kedi, köpek, kelebek gibi kendince bir unsur eklesin. Eklenenlerle birlikte ortaya çıkan manzara, sınıfın ortak hayalinin ve emeğinin ürünü olsun. Uygun bir yerine “Günlerden Bir Gün” yazarak, resmi okulun görebileceği bir noktada sergileyin.
- Fotoğraf: Herkes romanda onu en çok etkileyen temaya dair gerçekçi ya da soyut anlatımlar içeren fotoğraflar çeksin. Fotoğraflar “Günlerden Bir Gün Albümü” olarak sosyal ortamlarda sergilensin. Bir hafta sonra, gelen yorumlar sınıfça irdelensin. Bu etkinlik hem kitabın daha iyi anlaşılmasına hem de fotoğraf becerilerinin gelişmesine fırsat yaratsın.
