Burası Bizim Evimizmiş Şimdi!

Dilek Emir

Resimleyen: Huban Korman

Kitap Hakkında

Öykücü Dilek Emir’in ilk çocuk kitabı, usta sanatçı Huban Korman’ın desenleriyle görsel bir şölene dönüşüyor. Aynı apartmanda yaşayan dört çocuğu bir evcilik oyununda buluşturan neşeli öykü, çocukluğun sınırsız hayal gücünü yüceltiyor. Hayatı öğrenmenin ilk adımı olan çocuk oyunlarının yaratıcılıkla kuşatılmış büyüleyici evrenine odaklanıyor. Ortak okumalar için ideal olan bu çok renkli kitap, arkadaşlığın, birlikte düşünmenin, paylaşmanın, yardımlaşmanın ve iyiliğin kapılarını aralıyor.

Ayça, Selin, Gökçe ve Can... Komşu dört arkadaş, apartmanın bahçesinde evcilik oynarlar. Yemeği kimin yapacağı, işe kimin gideceği, hasta çocuğa kimin bakacağı, çorbaya konacak kurbağayı kimin yakalayacağı gibi önemli görevleri bölüşmeleri gerekir. Naciye Teyze’nin çiğbörekleriyse oyunun en lezzetli bölümüdür. Gökçe, hasta anneannesi, ters dönüp duran yavru kaplumbağalarla ilgili anısını anlatınca, “Ne istersem yapabilirim hayatta!” diye düşünür. Çocukluğun neşesi balkonlardan, bahçelerden taşar…

Tartışma Konuları

  1. İlk bölümde, 10. sayfadaki resme bakarak hangisinin Ayça, Selin, Gökçe ve Can olduğunu söyleyebilir misiniz? Bu resimde Alaaddin ve Şerlok nerede?
  2. Ayça, Selin, Gökçe ve Can, evcilik oyununda hangi rollerdeler? Çocuklardan birinin oğlan olması evcilik oyunu için size normal geliyor mu; sizce evcilik oyununu yalnızca kızlar mı oynar?
  3. Selin’in nesi var; Ayça onu iyileştirmek için neler yapıyor? Gökçe neden söz verdiği halde doktoru getiremiyor?
  4. Neden oyunda hepsi baba olmak istiyor? Baba rolünün nesi cazip?
  5. Evcilik oyunu nasıl oynanır; neden zevklidir? Grupla mı, yoksa tek başına oynanan bir oyun mudur? Grupla oynanan evcilik oyunu oynayanlara neler kazandırır?
  6. Can neden kurbağa yakalamaya çalışıyor? Sizce kurbağa yakalamak kolay mı; siz hiç kurbağa tutmayı denediniz mi? Necati Abi ve Yumak Teyze kim; kurbağa yakalamak isteyen Can’a nasıl yardım ediyorlar? Can, kurbağa yakalıyor mu?
  7. Yumak Teyze neden Can’a, “Karadeniz’de gemilerin mi battı?” diye soruyor; bu söz ne demek? Yumak Teyze’nin, “Kurbağa yenir mi?” sorusuna siz ne cevap verirsiniz; sizce kurbağa yenir mi?
  8. Ayça, Selin, Gökçe ve Can, “yakalanan” kurbağayla neler yapıyorlar? Hangi kitapta kurbağa karakteri var? Siz bu hikâyeyi okudunuz mu?
  9. Selin’in anneannesiyle nasıl bir ilişkisi var; birlikte neler yapıyorlar? Büyükanne, büyükbaba gibi büyüklerle sadece ebeveynler mi ilgilenir? Siz büyüklerinizle neler yapmaktan hoşlanıyorsunuz?
  10. Selin ve Ayça kaçan toplarını nerede buluyorlar? Selin neden, “Ne istersem yapabilirim şu hayatta!” diye düşünüyor? Kaplumbağalara nasıl yardım ediyorlar? Sizce kaplumbağalara kötü davrananlar var mı? Neler yapıyorlar?
  11. Bölümlerde paylaşmanın güzelliği hangi olaylarla anlatılmış; arkadaşlar arasında neler paylaşılıyor?
  12. Siz arkadaşlarınızla ne tür oyunlar oynuyorsunuz? Sizce yalnızca bilgisayarda oyun oynamakla bir çocuk iyi arkadaşlar edinebilir, bedenini ve beynini yeterince geliştirebilir mi?
  13. Hikâyede hangi hayvanlar var? Yaşadığınız çevrede bunlardan hangilerine rastlayabilirsiniz?
  14. Bu kitapta en çok neyi sevdiniz? Neden?

Yukarı

Yaratıcı Etkinlikler

Çalışmaların çoğu online / çevrimiçi ortamda, ekran başında da gerçekleştirilebilir.
  • Canlandırma: Kitabın 3 bölümünün her birini değişik öğrencilerce kişileştirerek canlandırın. Canlandırmalarda hayal gücüne göre kitabın dışına çıkılabilir. Bakalım olaylar, Ayça, Selin, Gökçe ve Can gibi size de keyif verecek mi? Her canlandırmadan sonra izleyenler yorumlarını anlatsın.
  • Tartışma: Hikâyedeki evcilik oyununda rollerden beklenenleri sınıfça tartışın. Neden baba bıyıklı oluyor; hastalanan çocukla neden anne ilgileniyor, baba ilgilenemez mi; babanın işten eve döndüğünde aksi bir tavır içinde olması normal mi; temizlik, yemek, çamaşır, bulaşık gibi ev işleri neden anneden bekleniyor, erkekler yapamaz mı; çocuklar ev işlerine nasıl katkıda bulunabilir? Bunların ve benzeri soruların yanıtlarını tartışın. Herkes evindeki olumlu-olumsuz uygulamaları örneklesin.
  • Örnekleme: Öğrenciler çember biçiminde yerleşsin. Önce herkes sırayla “kızların-erkeklerin yapacakları meslekler ayrımı olabilir mi?” sorusunun yanıtını versin. Sonrasında meslekleri tahtaya listeleyin. Herkes yine sırayla kızların mı erkeklerin mi mühendis, doktor, otobüs şoförü, mimar, taksi şoförü, jokey, ayakkabı tamircisi vb. olabildiğini söylesin. Bu sorgulanmalarla mesleklerde neden cinsiyet ayrımının olmaması gerektiği fark edilsin.
  • Pantomim: Herkes büyüdüğünü ve bir meslek sahibi olduğunu hayal etsin. Ancak her öğrenci, seçtiği mesleği gizli tutsun, kimseye söylemesin. Sonra da sırayla hiç konuşmadan ve ses çıkarmadan, yalnızca hareket ve mimik kullanarak hayali mesleğini arkadaşlarına anlatsın. Bakalım, kimler bu hareketlere bakarak mesleklerin ne olduğu anlayacak?
  • Resimleme: Herkes hikâyedeki çocukların yaptığı gibi, hayal gücünü kullanarak hayvanlarla yaşamayı istediği bir maceranın resmini yapsın. Resimler “Burası Bizim Evimizmiş Şimdi!” köşesinde sergilensin.
  • Oyun: Öğrencilere, büyük kentte yüksek apartmanlardan oluşan bir semtin ve bahçeli evlerin bulunduğu küçük bir mahallenin fotoğraflarını gösterin. Öğrenciler 2 gruba ayrılarak birbirlerini ve bu iki fotoğrafı görecek düzende yerleşsin. İki ayrı yaşama biçimi için karşılıklı olarak, sırayla görüşlerini aktarsınlar. Bir grup, büyük kent görseline bakarak, buradaki bir apartmanda yaşamanın üstünlüklerini, diğer grup ise bahçeli evlerden oluşan mahalle görseline bakarak bu evlerden birinde yaşamanın üstünlüklerini söylesin. Her seferinde tek bir görüş dile getirilsin (Örnek: Bazı apartmanlarda yüzme havuzu var. / Mahallede herkes birbirini tanır... Apartmanda çocuklar için oyun bahçesi bulunabilir / Mahalledeki bahçelerde ağaçlardan meyve toplanabilir…) Görüşler tükeninceye kadar tur yapılabilir. Görüşleri listeleyin; bakalım, hangi yaşama biçimi için daha fazla fikir üretilecek?
  • Sergi: Herkes birlikte en çok zaman geçirdiği en yakın arkadaşlarının resmini yapsın. Arkadaşlarını ve birlikte yaptıklarını diğerlerine anlattıktan sonra bütün resimler “Canım Arkadaşlarım Sergisi”ne yerleştirilsin.
  • El işi: Herkes tüy, oyun hamuru, yün, ip, kurdele, kumaş, karton, kâğıt, pamuk, dal, kürdan, sebze, boya vb. malzemeleri yaratıcı biçimde kullanarak, karınca, kuş, sincap, kedi, köpek, kurt, sinek, böcek, kaplumbağa, kirpi, kurbağa, çekirge, kelebek, koyun, inek, at, eşek gibi yaşadığı yerlerde rastlanabilecek hayvanlardan birinin oyuncağını yapsın. Oyuncaklar, “Burası Bizim Evimizmiş Şimdi!” köşesinde sergilensin.

Yukarı